Bu, geleceğin en önemli iş becerilerinden biridir, ancak bir iş g.rüşmesinde EQ gibi somut olmayan bir şeyi nasıl aktarırsınız?
Evet, sağlam teknik becerilere sahip olmak, bir işe girişte önemlidir,
ancak belki de düşündüğünüz kadar önemli değil. Nitekim, 2.600’den
fazla işe alım yöneticisi ve insan kaynakları uzmanı tarafından yapılan
son bir ankette, %71’i bir çalışanın IQ dan çok duygusal zekasına
değer verdiklerini belirtmiştir. Dahası, %75’i yüksek duygusal zekaya
sahip bir çalışanı terfi ettirme olasılıklarının daha yüksek olduğunu; %
59’u yüksek IQ ama düşük duygusal zekaya sahip bir adayı elediklerini
söyledi.
Duygusal zekâ, gelecekte de iş aramada daha da önemli olacak, Dünya
Ekonomik Forumu İşlerin Geleceği Raporu, 2020 yılı için gerekli olan
en iyi 10 iş becerisinde duygusal zekayı da sıraladı. Daha fazla şirket,
yüksek duygusal zekalı kişileri işe almakla ilgilendiğinden, iş arıyorsanız,
bu, mülakatta ortaya koymanız gereken önemli bir beceridir.
İşte bir iş görüşmesinde duygusal zekayı göstermenin 7 yolu:
1. ETKİN DİNLEYİN
Sorulan soruya vereceğiniz yanıta odaklanmak yerine, tüm dikkatinizi
soruya verin. Soruyu hemen yanıtlamanız gerektiğine dair dürtüye
kapılmayın. Görüşmeciler, önceden prova yaptığınız yanıtı verdiğinizi
belirten hızlı bir yanıt yerine dikkatli düşünülmüş bir yanıt isterler.
Sorulduğu niyeti anladığınızdan emin olmak için soruyu kendi
kelimelerinizle tekrarlayın. Eğer soruya yanıt verip vermediğinizden
emin değilseniz soran kişiye sorun.
2. DUYGULARI GÖSTERİN
Birçok aday, heyecan nedeniyle, taş gibi sert ve kontrollü olabilir. Bazı
duyguları göstermek normal olmakla kalmaz, aynı zamanda doğru
duygular görüşmeci ile aranızda bir bağlantı kuracaktır. Gülümsemek,
zorlama veya samimiyetsiz görünmediği sürece, her zaman iyidir.
Heves ve biraz heyecan gösterilmesi de gerçek ise iyidir. Uyarı,
herhangi bir duyguyu zorlamamaktır. Eğer görüşmeciler kendinizden
başka biri gibi davrandığınızı düşünürlerse, bu onların size
güvenmemesine sebep olacak ve işi alma şansınızı azaltacaktır.
3. BAŞARILARINIZIN İTİBARINI PAYLAŞIN
Bir kazanma veya başarıdan sonra röportaj veren profesyonel
sporcuları izleyin. Kişisel övgü almaktan ziyade takım arkadaşlarını ve
takımlarını her zaman överler. Gurur duyduğunuz veya başarılı
olduğunu düşündüğünüz bir proje sorulduğunda, krediyi ekiple,
birimde ve projede yer alan diğer kişilerle paylaştığınızdan emin olun.
Başarıya dahil olan grubun üyesi olmaktan gurur duyduğunuzu açıkça
belirtin. Bu size, bir takım oyuncusu olduğunuza dair, bunu kendinizin
iddia etmesinden daha fazla güvenilirlik sağlar.
4. KENDİNİZİ NASIL GELİŞTİRMEYE ÇALIŞTIĞINIZI PAYLAŞIN
Zayıf yönünüzle ilgili bir soruya cevap vermek ile ilgili tipik tavsiye, onu
aslında bir güçlü yön olarak çerçevelemektir. Örneğin, mükemmeliyet.i
ya da çok fazla işkolik olduğunuz iddiası, ki bu bir işveren tarafından
güçlü yön olarak görünebilir. Ancak görüşmeciler daha önemli bir şey
aradıklarından, bu cevaplar artık onları pek kesmiyor. Bir zayıf y.nü
açıklarken, aktif olarak bunun üzerinde çalışmak anlamında neler
yaptığınızı açıkladığınızdan ve ilerlemenize örnekler verdiğinizden emin
olun. Görüşmeciler, hepimizin zayıf yanlarının olduğunu bilirler ve
mülakatta bunları gizlemeye çalışacağımızdan şüphelenirler. Zayıf
yönleriniz kırmızı bayrak gerektirecek şeyler değilse, dürüst, açık ve
gerçek olmak onların güvenini ve saygısını kazanmaya yardımcı
olacaktır.
5. ÇATIŞMA HAKKINDA KONUŞMAKTAN ÇEKİNMEYİN
Güçlü yönlerinizle ilgili soruda sadece niteliklerinize ya da teknik
becerilerinize odaklanmak yerine, ekip çalışması ortamında diğerleri ile
iyi çalışma beceriniz hakkında konuşun. Değişime veya zorluklara
uyum sağlama yeteneğiniz ve iş arkadaşlarınız ve müşterilerinizle iyi
çalışma becerinizi ortaya koymak önemlidir. Bu şeylerden basitçe
bahsetmek yerine, bu becerileri ne zaman kullanmanız gerektiğine dair
örnekler vermeye hazırlıklı olun. Belki de biriminizde çatışma vardı
veya sinirli bir müşteri ile uğraşmak zorundaydınız. Bu durumları etkili
bir şekilde yönetmek üzere yumuşak becerilerinizi nasıl kullandığınız
hakkında konuşun.
6. HATALARINIZDAN ÖĞRENEBİLDİĞİNİZİ GÖSTERİN
Görüşmeciniz, işlerin raydan çıktığı bir durumu sorduğunda,
yapabileceğiniz en kötü şey bu durum hakkında diğerlerini suçlamaktır.
Neler olduğunu belirtin, ama suçlamadan kaçının. Bu soruyu
yanıtlamadan önce, ifadeleriniz ve beden diliniz aracılığıyla bazı
duyguları kabul etmekte fayda vardır. Bu, durumun gerçek olduğunu
ve bunları sadece soruyu yanıtlamanız gerektiği için ve gerçek bir
sonuç vermeyecek şekilde uydurmadığınız mesajını verecektir. Bunun
zor bir zaman olduğunun ve mücadele ettiğinizin bilinmesini sağlayın.
Görüşmecinin bilmek istediği, nasıl tepki verdiğiniz ve durumu
iyileştirmek için neler yaptığınızdır. Bunun içindeki rolünüz sorulduysa,
sorumluluktaki payınızı kabul etmeye hazır olun, ancak duruma şu
andan baktığınızda neleri farklı yapabileceğiniz bakış açısıyla konuşun.
Görüşmeciler, insanların hata yapmasını beklerler, ancak sizin
hatalardan öğrenen ve ders alan biri olup olmadığınızı bilmek isterler.
7. KÜLTÜR VE DEĞERLER HAKKINDA SORULAN SORULAR
Bir mülakatın sonunda, tipik olarak herhangi bir sorunuz olup olmadığı
sorulur. Bu duygusal zekanızı göstermek için harika bir fırsattır. Kültür,
kurumun değerleri ve insanların başarılı olabilmeleri için neler yapması
gerektiğine dair sorular sorun. Geçmişte kurumunuzdaki insanlarla
veya müşterilerle yaşadığınız veya gözlemlediğiniz olumlu
deneyimlerden söz edin. Bu, sizin sadece bir iş ile değil, şirkete nasıl
uyum sağlayacağınızla da ilgilendiğinizi gösterir. Bu onlara, kendinizin
ve onların ihtiyaçlarını kendi gereksinimlerinizle eşleştirmenin
öneminin farkında olduğunuzu gösterir. Bunu da değerlendirmeye
çalışırlar ve farkındalığınız karar vermede onlara yardımcı olacaktır.
Eğer uygun bir iseniz, bu sizin lehinize çalışacaktır. Eğer değilse, bunu
bu noktada bilmeniz ve zamanınızı ve enerjinizi başka yerlere bakmaya
harcamanız daha iyi olacaktır.
Yazar hakkında: Harvey Deutschendorfbir duygusal zeka uzmanı, yazarı ve konuşmacısıdır.