LaRae Quy, 24 yıl boyunca bir FBI gizli ve karşı istihbarat ajanı olarak çalışmıştır.
İşi yabancı casusları açığa çıkarmak ve onların ABD hükümeti için çalışmalarını
sağlamaktı. Bir FBI ajanı olarak, risk, belirsizlik ve aldatma ortamlarında
hayatta kalmak için zihinsel gücünü geliştirdi. Quy, “Güçlü Bir Zihnin Sırları”
ve “Kadın Liderler için Zihinsel Güç: Güçlü Yönlerinizi Tanıma ve
Yararlanmaya İlişkin 52 İpucu ” kitaplarının yazarıdır. ”
Bu makalesinde başarılı olmak için duygusal zekayı kullanmanın
yollarını özetliyor.
Bazıları FBI ajanlarını fazla yumuşak olmakla suçlayabilir, ancak
duygusal zeka en başarılı FBI araştırmalarının merkezinde yer alır.
Duyguları tanıma, kontrol etme ve ifade etme yeteneği, yabancı
istihbarat görevlilerini ABD hükümeti için çalışmaya davet ettiğimde
başarımı yönlendiren tek faktördü. İnsanların farklı konuşma konularına
nasıl tepki verdikleri konusunda uyanık kaldım, böylece duygularının ve
düşüncelerinin davranışlarını nasıl yönlendirdiği konusunda fikir
edinebilecektim.
FBI ajanlarını sürekli olarak işlerini nasıl daha iyi yapabilecekleri
konusunda eğitirken, ben duygusal zekanın önemini bunu
gösteremeyen takım arkadaşlarını gözlemleyerek öğrendim. Onlar
engelleri kaşamayan ve insanlarla ilişki kuramayanlardı. Sadece bu
değil, çoğu zaman belirli bir kişisel farkındalık eksikliği yaşarlardı, bu
yüzden yanlış yaptıklarından habersizlerdi – ki bu sadece kolluk
kuvvetlerinde değil, herkesin başına gelmesi muhtemel bir sorun.
Araştırmalar duygusal zekâyı, yıldız performansçıları ortalamadan
ayıran kritik faktör olarak gösteriyor. Bağlantı o kadar güçlüdür ki, en iyi
performans gösterenlerin % 90’ı yüksek duygusal zekâya sahiptir.
Diğer yandan, düşük performans gösterenlerin sadece % 20’si
duygusal zeka açısından yüksek puan alabilmektedir. Yani, duygusal
zeka olmadan da yıldız olunabilir, ancak bunun şansı çok zayıftır.
Aynı çalışma, yüksek seviyede duygusal zekaya sahip kişilerin aynı
zamanda daha fazla para kazandığını ortaya koydu. Bu bulgu,
dünyanın her bölgesinde, her sektördeki, her seviyedeki insanlar için
geçerlidir.
Duygusal zeka davranışımızı nasıl yönettiğimizi, sosyal
komplikasyonları nasıl ele aldığımızı ve olumlu sonuçlar verecek etkili
kararlar almamızı etkiler. Kendi duygularımız ile ilgili farkındalık ve
merak, diğerlerinin duyguları ile ilgili merakımız, bizi yalnızca olumsuz
olanları tanımak için değil, aynı zamanda nasıl kontrolden
çıkabileceklerini öngörmek için de daha güçlü bir konuma yerleştirir.
Engellere, talihsizliklere ve sıkıntılara tepkilerimiz genellikle bilinçli
değil, alışkanlıktan kaynaklıdır. Biraz eğitim ve farkındalık, daha akıllı
seçimler yapmak ve daha başarılı olmak için ihtiyaç duyduğumuz
duygusal zekayı geliştirmemize yardımcı olabilir.
İşte başarılı insanların duygusal zekayı, başarılarını öngörmek için
kullandıkları altı yol:
1. Psikolojik falcılık yapmak
Her zaman mutlu olmakla ilgili olmamız, günlük deneyimlerden çok
fazla şey beklememize neden olabilir.
Psikolog Maya Tamir, stresli durumlarda mutluluğun peşinde koşmak
yerine, uzun vadeli hedefinizi düşünmeniz gerektiğini tavsiye eder.
Uzun vadeli hedefinizi açıkça belirledikten sonra, o durumda yaşamak
istediğiniz duyguyu seçebilirsiniz.
Örneğin, bir uzlaşmaya varmak konusunda baskı altında olan liderler,
daha başarılı olmalarına yardımcı olacak duygu veya hissi tercih etmek
için duygusal zekayı kullanabilirler.
İpucu: Duygusal zekası yüksek olan başarılı insanlar her zaman hoş
duyguları seçmezler; bunun yerine, onları yoldan aşağıya ve uzun
vadeli hedeflerine doğru yönlendirecek olanı seçerler. Bir karar verme
durumu ile karşı karşıya kaldığınızda, en kolayı gibi hissetmediğinizi
seçmekten kaçınmayın. Bunun yerine, sizi uzun vadeli hedefinize
yönlendirecek olanı seçtiğinizden emin olun.
2. Erken müdahale anahtardır
Bazen çıkış stratejisinin olmadığı durumlara düşeriz. Olumsuz bir
durumu önceden tahmin edebilirsek proaktif önlemler alabiliriz.
Canavarı bizi ele geçirmeden henüz gençken yenebilirsek daha iyi
durumda oluruz.
Duygusal olarak zeki insanlar, tetikleyicilerini inceler ve bu bilgiyi,
onlardan en iyisini elde etmek üzere durumlardan ve insanlardan
korunmak için kullanırlar. Her zaman başa çıkılması gereken sinir
bozucu bir kahkaha ya da bezdirici bir alışkanlığa sahip biri vardır, bu
yüzden bu kişilerle birlikte olmanız gerektiğini biliyorsanız koruma
tamponları geliştirin. Olumsuz duyguları tetikleyen durumlar, özellikle
de onların önlenebileceğini bildiğiniz zaman, insanın kendisini sıkkın
hissetmesine sebep olur.
Stres ve olumsuz duygular üreten birçok olay, kazalar veya hastalıklar
gibi kontrol edilemez. Bununla birlikte, birçoğu, eğer onları nasıl
öngöreceğiniz ve müdahale edeceğiniz konusu ile ilgiliyseniz,
yönetilebilir.
İpucu: Önümüzdeki birkaç gün içinde ortaya çıkacağını bildiğiniz
potansiyel bir stres kaynağını tanımlayın ve ele alın. Şimdi, böylece
daha sonra duygusal sıkıntıya girmeyeceğiniz bir çıkış stratejisi
geliştirin.
3. Kaçınma bir seçenek değilse
Ancak, olumsuz bir durumdan kaçmak her zaman mümkün değildir. Bir
seçim yapma şansı verildiğinde, çoğumuz hoş olmayan ya da üzücü duyguları yaratan durumlardan kaçınmayı seçerdik. Olumsuz duyguların yaşanacağını bildiğimiz insanlarla veya durumlarla uğraşmaya zorlanmak yorucudur. Kafamızı dağıtmak için bahaneler aramamız ya da rahatlamak için uzaklaşmaya çalışmamız şaşırtıcı olmaz.
Hepimizin duygusal tetikleyicileri var – bam telimize basan ve
başarımızı sabote edebilecek şekilde hareket etmemize neden olan
durumlar ve insanlar. Ancak yapılan araştırmalar, olumsuz bir durum
bekleyenlerin genellikle yapıcı şekilde tepki verdiğini göstermiştir. Bu
kişiler olumsuzluğu delip geçme cesareti geliştirmektedir.
Sebep şudur: Durum ard arda tekrarlanırken beyninizin gözlemleme ve
içsel tepkilerden ayrılma yeteneğini arttırırsınız, böylece kendinizle
olumsuz durum veya kişi arasında bir tampon görevi görecek şekilde
duygusal yönetimi güçlendirirsiniz.
İpucu: Hayatınızda kaçınmanın bir seçenek olmadığı durumları
tanımlayın. Duygusal tepkilerinizi yönetmenin yollarını bulmak üzere
durumun olumsuzluğundan arının.
“Şimdi bir çıkış stratejisi geliştirin, böylece daha sonra duygusal bir
olumsuzluğa kapılmayın.”
4. Duygunuzu yeniden çerçeveleyin
Çoğunlukla, yeniden çerçevelersek duygularımızı yönetebiliriz. Öfke ve
korku enerji ile dolu duygulardır; bu yüzden olumsuz bir şekilde ifade
etmektense onları daha olumlu bir kanala yönlendirin. Bu bir kömür
yığını mı, yoksa yapım aşamasında bir elmas mıdır?
Örneğin, topluluk .nünde yapacağınız bir konuşmadan korkuyorsanız,
bir sonraki performansta bu gergin enerjiyi “ bomba gibi hazır olmak”
olarak yeniden adlandırın.
Duyguları yönetmek beceri ister; pratik yaparak zamanla daha iyi
yapmayı öğrenirsiniz. Aynı şey durumunuzu yeniden çerçevelemeniz
için de geçerlidir. Bilinçli bir eğitim gerektirir. Çoğu zaman,
duygularımızdan çıkan enerjinin nasıl tepki vereceğimize karar
vermesine izin veririz. Bize en iyi şekilde hizmet edecek duyguları
bilinçli olarak geliştirme işini yapmayız.
İpucu: Nöroplastisite araştırması, olumsuz durumlar hakkındaki
düşüncelerimizi değiştirerek kelimenin tam anlamıyla beynimizi
yeniden yapılandırabileceğimizi göstermiştir. Kendi beynimizin
sorumluluğunu alabildiğimizde kendi duygularımızın sorumluluğunu
da alabiliriz.
5. Bırakın dışarı çıksın
Ancak ya biri sana hakaret ederse? Ne kadar tepkilerinizi kontrol
etmeye çalışırsanız çalışın, incinmeyi önleyemezsiniz. Duygularımızı
ifade etmemiz gereken zamanlar vardır çünkü onları engellersek daha
da kötüleşirler.
Psikolog Roy F. Baumeister, hem mutluluk hem de üzüntü duygularını
bastıran insanlarla bir dizi deney yaptı. Bu kişilerin projelerden daha
erken vazgeçme eğiliminde olduklarını buldu. Doğal duygusal
tepkilerinde direndikleri zaman, irade ve enerjilerinin arttığı görüldü.
Maya Tamir, sahip olduğumuz duyguları, olumlu veya olumsuz
olmalarına bakmaksızın, kabul edebildiğimiz ve hoş
karşılayabildiğimizde daha mutlu ve daha memnun olma ihtimalimiz
olduğunu tespit etti.
İPUCU: Olumsuz duygularınızı her zaman bastırmayın. Araştırma, bunu
yapan kişilerin kardiyovasküler hastalık riskinde artış olduğunu buldu.
Tüm olumsuz duyguları bastırmak, aynı zamanda daha fazla bozuk
ilişkilere, kronik ağrıya, kulak çınlamasına ve diyabete yol açabilir.
6. İpuçlarını değerlendirin
Herhangi bir FBI soruşturmasında ilk adım özneyi gözetim altına
almaktır. Bunun birçok nedeni vardır, bunlardan biri davranış kalıplarını
tanımlamaktır. Başka bir deyişle, ajanların araştırılan öznenin
düşünceleri, duyguları ve davranışlarına ilişkin ipucu elde etmesi
gerekir.
Başarımız çoğu zaman insanları neyin zorladığını belirleme ve analiz
etme becerimizin bir sonucudur. Bunu yapmak bir zihniyet haline gelir
ve bu herhangi bir zamanda herhangi biri tarafından uygulanabilecek
bir şeydir.
Kolluk kuvvetleri çoğu zaman restoran ve hava limanlarında etrafdaki
insanlara bakar ve yalnızca gözlemlerine dayanarak yaşadıklarını, ruh
hallerini, ne düşündüklerini – yani kendi hikayelerini çözmeye çalışır. Bu
basit odaklanmış farkındalık tatbikatı, bir insanın zihnini etrafındaki
insanların yaşadıklarına ilişkin ipucu toplama fikrini geliştirebilir. Ipucu
toplamak, farkındalık seviyenizi bir iki seviye yukarı çıkarmanız
anlamına gelir.
Ayrıca kendiniz hakkında daha fazla bilgi edinin. Kendinize,
“Düşüncelerimi en çok neler meşgul ediyor?” “Kendimle en çok ne
zaman rahatım?” “Başkalarında ilk olarak neleri fark ederim?” diye
sorun.
İpucu: Merak edin! Merak, dahiler, FBI ajanları ve duygusal açıdan zeki
olmak isteyen herkes için önemli bir özelliktir. Meraklı insanlar aktif
zihinlere sahiptirler ve her zaman sorular sorar ve cevaplar ararlar.
Tepkilerini öngörmek, sonuçları görselleştirmek ve gelecekteki
duygularını değiştirebilecek eylemleri tanımlamak için duygusal zekayı
kullanan başarılı insanlar, başarılarını öngörmekte daha iyi bir
konumdadırlar.